SU/ATIKSU ANALİZ SİSTEMLERİ
Türbidite Ölçüm Cihazları
Suyun berraklığı, evsel tüketim ve çoğu üretim yerleri için
önemlidir. Yüzey sularını kullanan içecek üreticileri, gıda ve diğer
endüstriler uygun berraklıkta su hazırlayabilmek için çöktürme,
durultma ve filtrasyon işlemlerini kullanırlar. Suyun doğal
yapısının berraklığı sistemin durumunu ve üretkenliğini tayin eden
bir büyüklüktür.
Kum, organik ve inorganik maddeler, çözülebilir renkli organik
bileşenler, plankton ve diğer mikroskobik organizmalar gibi askıdaki
maddeler (kollodial veya çok ince dağılmış, çökmesi güç süspansiyon
maddeleri) suda türbiditeye neden olur.
Lağımın ve ticari atığın kuvveti bulanıklıkla ifade edilir. Bundan
dolayı nehir suyunun bulanıklık derecesi, kirlilik derecesi olarak
ölçülür.
Nehir bulanıklığındaki değişikliğin ölçülmesi, sularda kirlenme
testinin ve nehrin tabii temizlenmesinin takibinde kullanılabilir.
Bulanıklık, balıklara direkt olarak fazla zarar vermemesine rağmen,
güneş ışığını engelleyerek nehirlerdeki bitki miktarını azaltır.
Evlerde kullanılan sularda bulanıklık olmaması istenir. Özellikle
bulanıklık demir ve mangandan ileri gelmişse, sularda kahverengi
veya kırmızı kahverengi görünüşe sebep olur ve sonradan bulunduğu
yüzeyleri demir 3 hidroksit halinde çökerek boyar.
Metalik bileşiklerle kirlenmiş süspansiyon maddelerinden, asidik
ortamda zehirli metaller serbest hale geçerek nehirlerdeki balıkları
öldürebilirler.
Bulanıklık, süspansiyon veya solüsyon halinde bulunan maddelerden
dolayı dağılan ışığın ölçümüdür. Askıda veya çözünmüş maddeler kil,
silt, organik veya inorganik maddeler, çözünür renkli organik
bileşimler, plankton ve diğer mikroskopik organizmalardan oluşabilir.
Işıma, çözünmeyen maddeler tarafından dağıtılır ve sıvı berraklığını
kaybeder. Eğer ışık katı madderle çarpışırsa duruma göre dağılma
gösterir, tersi durumda ise direkt olarak sıvının diğer tarafına
ulaşır. Bu doğrultuda ölçüm prensibi de ortaya çıkmaktadır. Işık
numuneye gönderilmelidir ve bu iki şekilde de yapılabilir. Birincisi;
numuneden sapmadan geçen ışın yoğunluğunun ölçümü , ikincisi;
dağılan ışınların ölçümü şeklindedir. 2 farklı ölçüm şekli
kullanılabilir. Transmisyon (işletilen ışık) ölçümü ile 900C saçılan
ışık ölçümü (nefelometrik ölçüm) şeklinde ayrım yapılabilir.
Bulanıklık genellikle laboratuvarda nefelometre kullanılarak ölçülür.
Bu cihazla, numuneden geçen 900C sapan ışın yoğunluğu ölçülür.
Bulanıklık ayrıca sahada portatif olarak ve akıma sabitlenerek
ölçülebilir. En yaygın olarak kullanılan bulanıklık birimi NTU (Nephelometric
Turbidity Unit) dir. Nefelometreler formazin (bir çeşit polimer)
içeren standartlarla kalibre edilir.
Daha önceleri bulanıklık, Jackson Candle turbidimetresi ile
ölçülmekteydi. Bu görsel bir metottu ve numune kalibre edilmiş cam
tüpe dökülmekte ve mumun alevi görünmez hale geldiğinde bulanıklık
okuması yapılmaktaydı. Bu metot standart olarak kullanımda
bulunmamaktadır, çünkü bu metotla 25 birimden düşük bulanıklıklar
ölçülememektedir. Bu metot Standart Metotlar, APHA, 17. baskı (1989)
dan da çıkartılmıştır. Jackson Candle Turbidimetresi ile bulanıklık
birimi JTU olarak verilmekteydi ve kalibrasyonunda da kaolin
süspansiyonları kullanılmaktaydı.
Işık kaynağının rolü
Görünür ışık dalga boyu aralığı 400-700 nm dir. Madde, bu aralıklar
arasında ışığı absorbe edebiliyorsa renkli olarak görünür. Avrupa’da
(DIN EN 27027 ve ISO 7027) infrared spektrumda 860 nm kullanılır.
Bu, görünür aralığın dışıdadır ve numune rengi herhangi bir girişim
etkisi yaratmaz. Dezavantajı ise; çok küçük partiküller bu dalga
boyu aralığında çok zayıf bir şekilde dağılırlar ve bu da
hassasiyeti etkiler. Monokromatörlü tungsten lambalar veya filtreler,
diodlar veya lazerler ışık kaynağı olarak kullanılırlar. İkinci
opsiyon tungsten lambalardan geniş bantlı ışık kullanımıdır. Bu
durumda numunedeki renklilik ölçümü etkiler. Fakat bu sadece ışığın
bir bölümünü etkiler. Bu ışık kaynağının avantajı ise çok küçük
partikül olması durumunda bile yüksek hassasiyetli sonuç vermesidir.
Bu metot Standart Metotlar 2130B ve USEPA düzenlemelerine göre
seçilmiş metottur.
Standartlar ve ölçüm birimi
Bulanıklık ölçüm birimi kullanılan cihaza ve kalibrasyon
standartlarına bağlıdır. İlk bulanıklık ölçüm cihazı mum-bulanıklık
ölçüm aparatı idi ve silisik asit standardı kullanılmaktaydı. Birim
ise JTU (Jackson Turbidity Unit) idi. Bu metot ve birim günümüzde
kullanılmamaktadır. Nefelometrik ölçüm tekniği ise referans ve
birimi NTU olarak tanımlanmıştır. Bu SM 2130B de tanımlanmakta ve
formazin de birincil standart olarak belirtilmektedir. Tanıma göre
formazin bulanıklık birimi TE(F) NTU ölçüm birimine uygundur. EN
27027 (DIN normu ve ISO 7027 normları ile benzer) normu bazında
ölçümler de formazin kalibrasyon süspansiyonlu nefelometrik ölçüme
dayanmaktadır. Fakat nefelometreler infrared ışık kaynağına da sahip
olmalıdır. Bu ölçümün birimi FNU (Formazine Nephelometric Unit)
olarak tanımlanmaktadır. ISO-EN-DIN e göre, iletilen ışık
prosedürüne uygun yapılan bulanıklık ölçümünde de formazin
standartları kullanılır. Birimi FAU (Formazine Attenuation Unit)
dir. Son zamanlarda yaygın olarak kullanımda olan birimler NTU, FNU
ve FAU dir.
Kalibrasyon
Kalibrasyon, cihazda ölçülebilecek dağılan veya iletilen ışın
yoğunluğu ile kesin olarak değeri bilinen bulanıklık arasında
korelasyon sağlar. Laboratuvarda gerçekleştirilen ölçümlerde
kalibrasyon düzenli aralıklarla (genellikle 4 haftada bir)
yapılmalıdır.
Ölçümlerin tüm ölçüm aralığı içinde belirtilen doğrulukta geçerli
olabilmesi için tüm kalibrasyon noktaları kullanılmalıdır. Bu multi-kalibrasyon
olarak tanımlanır.
Eğer ölçüm sedece sınırlı ölçüm aralığında yapılıyorsa numunenin
değerinin bir üst ve bir alt değeri olarak iki kalibrasyon noktası
seçilebilir.
Numune alma ve saklama
Ölçüm, sedimentasyonu önlemek için, numune alımından hemen sonra
gerçekleştirilmelidir. Bu gibi durumlar bulanıklığın ölçüm değerinin
düşmesine sebep olurlar. Ayrıca sıcaklık değişimleri de viskozite ve
çözünürlük açısından benzer kritik etkilere sebep olabilir. Bunun
dışında seyreltme de bulanıklıkta değişiklikliklere sebep olmaktadır.
Numune alımından hemen sonra ölçüm gerçekleştirmek mümkün değilse
numune serin ve karanlık bir yerde 24 saatten fazla tutulmamalıdır
(DIN EN 27027), ölçümden önce de oda sıcaklığına getirilmelidir.
Hava kabarcıkları, hatta gözle görülemeyecek kadar küçük olanları
bile ölçümü etkilerler, çünkü bunlar ışıkta küçük lensler gibi
davranırlar. Etki, hava kabarcığının boyutuna göre de değişir. Hava
kabarcıklarının giderilmesi için SM aşağıdakileri önermektedir.
Hafif negatif basınç
Yüzey gerilimini azaltmak için yüzey aktif maddenin eklenmesi
Ultrasonik banyolar
Isıtma
Bunlar numunenin karakterini değiştirmeyecek şekilde uygulanmalıdır,
mümkünse hava kabarcığı oluşumu önlenmelidir.
Küvetlerin temizliği
Bulanıklık ölçümünde küvet temizliği çok önemlidir. Küvetlerin içi
ve dışı seyreltilmiş hidroklorik asitle temizlenmeli ve distile su
ile birkaç kez çalkalanmalıdır. Daha sonra kurumaya bırakılmalıdır.
Çeşme suyu kullanılmamalı, küvetlerin dışının temizlenmesi için toz
bırakmayan bez kullanılmalıdır.
Küvetlerdeki çizikler camın optik karakteristiğini değiştirir ve
ölçüm sonuçlarını etkiler. Çizik olması durumunda mutlaka küvet
yenilenmelidir.
Ölçüm değerlerinin okunması
Küvetin yerleştirilmesi ile ölçüm sonucu direkt olarak alınır. Eğer
değer stabilse kayda alınır. Değilse bu, numunenin düzensiz
yapısından kaynaklanır. Partiküller ideal şekle sahip olmadıkları
için bulanıklık değeri katı partiküllerin yapısına bağlıdır. Ölçüm
değerinin çok fazla değişken olması durumunda birçok ölçüm değeri
kaydedilerek istatistiksel olarak sonuç değer alınabilir.
Bulanıklık ölçümü için geçerli metotlar:
USEPA Metodu 180.1 (Nefelometrik Metot)
Standart Metotlar Bölüm 2130 (Nefelometrik Metot)
ASTM Standart Metodu D1889-88 (Nefelometrik Metot)
ISO Ulaslararası Standart ISO 7027:1990 (Nefelometrik Metot ve
Trasmisyon)
EN 27027 (Nefelometrik Metot ve Trasmisyon)
Metot Işık Kaynağı
USEPA Metodu 180.1 Tungsten (Beyaz ışık)
ASTM D1889-88 Tungsten (Beyaz ışık)
ISO 7027:1990 Infrared Red LED (860 nm)
EN 27027 Infrared Red LED (860 nm)